Rolls-Royce, Black Badge Ghost'un yeni ve güçlü versiyonunu tanıttı

Rolls-Royce, Black Badge serisinin en çevik, sürücü odaklı ve teknik açıdan en gelişmiş modeli olan Black Badge Ghost’un yeni bir versiyonunu satışa sundu. Bu özel model, 6.75 litrelik çift turbo V12 motoruyla yüksek performans vadediyor. Dört tekerlekten çekiş ve dört tekerlekten yönlendirme sistemi ile donatılan Black Badge Ghost, markanın Planar Süspansiyon Sistemi ile üstün sürüş konforu sunuyor.

Özellikle Black Badge Ghost Series II’ye özgü tasarıma sahip 22 inç jantlar ve kişiselleştirilebilen dış cephe ile dikkat çeken bu araç, lüks otomobil meraklılarına benzersiz bir deneyim sunuyor. Araç ayrıca, markanın yeni dijital arayüzü SPIRIT ve sadece özel üyelerin erişebileceği Whispers uygulaması ile donatıldı.
Sürücü Odaklı Güç ve İddialı Tasarım

Rolls-Royce Motor Cars CEO’su Chris Brownridge, Black Badge serisinin, markanın müşterilerine kendi iddialarını yansıtma fırsatı sunduğunu belirtti. Brownridge, Black Badge Ghost’un özellikle sürücü koltuğunda geçirilen zamanın tadını çıkarmak isteyenler için tasarlandığını ve bu yeni versiyonun daha güçlü bir motor ve daha teknik bir tasarımla güncellendiğini vurguladı. Bu model, V12 motoruyla Rolls-Royce tarihinin en güçlü ve sürücü odaklı otomobili olarak öne çıkıyor.

Rolls-Royce Dış Tasarım Direktörü Juliane Blasi ise, Black Badge Ghost Series II’nin dış tasarımında yapılan ince ama etkileyici dokunuşlarla bu aracın gücü ve çevikliği vurgulanırken, markanın sade ve zarif tasarım felsefesine sadık kalındığını belirtti.

Dış Tasarımda İddialı Dokunuşlar

Black Badge Ghost Series II, gövde tasarımında yapılan yeniliklerle göz dolduruyor. Araçta en dikkat çekici tasarım unsuru, alt ızgarada yapılan değişiklikler. Fren hava girişi kısmında yer alan iki koyu krom şerit, aracın dikey ve sağlam duruşunu vurgularken, Pantheon ızgarasının arkasında bulunan güçlü V12 motor dikkat çekiyor.
Ayrıca, Black Badge Ghost’un belirleyici özelliği olan siyah krom detaylar da bu modelde yerini alıyor. Bu özel kaplama işlemiyle, "Ecstasy'nin Ruhu" figürü, Pantheon ızgarası ve yanlardaki "Onur Nişanı" koyu bir krom görünümüne bürünmüş. El işçiliğiyle parlatılan bu detaylar, aracın görsel cazibesini artırıyor.

22 İnç Jantlar ile Çarpıcı Görünüm

Black Badge Ghost Series II, 22 inçlik yedi kollu dövme jantlarıyla dış tasarımda en güçlü vurguyu yapıyor. Bu jantlar, aracın yüksek güçlü V12 motorunun ve şasi teknolojisinin mekanik karmaşıklığını yansıtırken, ince kollu yapısı sayesinde güçlü disk frenleri sergiliyor.

İç Mekânda Modern Zanaatkârlık

İç mekânda ise Rolls-Royce’un karanlık ve teknik yüzü olan Black Badge, dikkat çekici detaylarla hayat buluyor. Araçta yer alan yeni saat kabininde, siyah krom kaplamalı analog bir saat ve aydınlatmalı "Ecstasy'nin Ruhu" figürü yer alıyor. Bu incelikli detay, markanın çağdaş zanaatkârlık anlayışını yansıtıyor.

Ayrıca, Black Badge Ghost Series II’de kullanılan Teknik Karbon yüzey kaplaması, dikkatle işlenmiş bir elmas desenli karbon ve metal ipliklerden oluşuyor. Bu özel kaplama, altı kat cila ile tamamlanarak parlak bir yüzey elde ediliyor. Arka koltuklar arasında yer alan şampanya soğutucusunu saklayan "Sonsuzluk" sembolü, bu yüzeyde yer alan bir diğer çarpıcı detay olarak öne çıkıyor.

İleri Teknoloji ve Performans

Black Badge Ghost Series II’nin kalbinde, 29 PS daha fazla güç ve 50 Nm daha fazla tork üreten V12 motor yer alıyor. Aracın tam potansiyelini ortaya çıkarmak için direksiyonun arkasında yer alan "Low" düğmesi kullanıldığında, vites geçiş hızları %50 oranında artırılıyor ve egzozdan gelen ses daha belirgin hale geliyor.
Bu ek gücü kontrol etmek için Black Badge Planar Süspansiyon Sistemi devreye giriyor. Bu sistem, aracın ünlü "sihirli halı sürüşü" deneyimini daha çevik bir hale getiriyor. Ayrıca, frenleme sistemi de geliştirilmiş, fren noktası yükseltilmiş ve pedal tepkisi artırılmış.

Agility ile Gelen Lüks

Black Badge Ghost Series II, Rolls-Royce’un ikonik V12 motoru ve ileri şasi sistemlerini, markanın benzersiz kişiselleştirme olanaklarıyla birleştirerek, müşterilere dinamik ve lüks bir sürüş deneyimi sunuyor. Bu model, selefinin başarısı üzerine inşa edilerek, hareket halindeyken bile lüksün en çarpıcı ifadelerinden biri olarak öne çıkıyor.