Maserati, Otranto Film Festivali'nde ünlü yönetmen Ferzan Özpetek'in imzasını taşıyan "Compagni di Viaggio" adlı kısa filmini tanıttı. Filmde, aile bağları ve otomobil tutkusunu harmanlayan bir İtalyan hikayesi gözler önüne seriliyor.
Indiana Production’ın yapımcılığı üstlendiği film, Puglia bölgesinin Otranto’da dünya prömiyerini gerçekleştirdi. 15. Otranto Film Festivali'nin açılışını gerçekleştiren aktör ve yönetmen Stefania Rocca, festivalin temasını "Kaos" olarak belirledi.
Açılış töreninde Stefania Rocca, “Antik Yunan'da kaos, yaratılıştan önce gelir. Kaos bu nedenle sanatta da ilham kaynağıdır. Normları yıkar ve yeni ifade biçimleri deneme fırsatı sunar. Otranto'da da biraz kaos yaratalım!” dedi.
Özpetek imzalı film, İtalya’nın büyüleyici manzaraları olan; Portofino Rivierası, Toskana'nın yemyeşil tepeleri, kozmopolit Milano ve güneşli Lecce’de geçiyor. Kısa filmde Luca, Giacomo ve Mia isimli üç kardeşin hikayesini aktarıyor. Üç kardeşi Andrea Di Luigi, Teodoro De Cristofaro ve Chiara Baschetti canlandırırken, babaları rolünde ünlü orkestra şefi Edoardo Siravo kamera karşısına geçiyor. Kardeşler, babalarına Trident’in ikonik zarafetiyle öne çıkan Maserati 3500 GT Spyder’ı hediye ediyor.
Filmde her karakterin Maserati ile kurduğu derinlemesine bağ işleniyor. Ressam kardeş Giacomo’ya tamamen elektrikli Grecale Folgore SUV, aşçı kardeş Luca’ya ikonik GranTurismo Folgore ve kemancı Elisa'ya karakteriyle mükemmel bir kontrast oluşturan sportif MC20 Cielo eşlik ediyor. Bu üç ruh, olağanüstü otomobil sürüşü ve aile mirasını bir araya getiriyor.
Yönetmen Ferzan Özpetek film hakkkında “Trident ile eşsiz bir yolculuğa çıktım. Bu, sinemanın ötesine geçen bir iş birliği oldu. Maserati, 110 yıllık bir mirasa sahip ve dünya genelinde İtalyan mükemmeliyetinin bir sembolü. Benim için Maserati zarafet, çekicilik ve hayranlığı ifade ediyor. Arabalar bana her zaman güçlü, çevik ve büyük kedileri anımsatır. Bu film, arabalarının muhteşem tasarımlarına, İtalyan doğası ve şehirlerinin güzelliklerine, ünlü İtalyan mutfağına ve İtalya’nın sanata olan tutkusuna değiniyor. Kısacası, İtalya’nın özüne dair her şeyi yansıtıyor. Benim filmdeki bakış açım; Maserati’leri 'insanlaştırmak” oldu. Maserati’nin İtalyan mirasındaki yerini pekiştirmek istedim. Arzum İtalya’yı düşündüğünde herkesin hissettiği duygularla birleştirmekti” dedi.